1 Ekim 2021 Cuma

Sosyal Güvenlik ve Ekolojinin Zaferi

(Toplumsal Özgürlük, Ekim 2021 sayısı)

Almanya’da 16 yıllık Merkel iktidarını sona erdiren ve büyük merakla beklenilen seçim gerçekleşti. Geçici resmî sonuçlara göre Sosyal Demokrat Parti (SPD) birinci olurken, Merkel’in partisi ikinci oldu. Sol Parti (Die Linke) büyük hayal kırıklığı yaratarak tarihini en kötü seçimini geçirirken, Yeşiller üçüncü parti oldu. Irkçı Almanya için Alternatif (AfD) ise yüzde 10 oy oranıyla beşinci parti olarak meclise girdi. 

Ve seçim sonuçları bir yandan Merkel döneminin özetini sunarken diğer yandan da önümüzdeki süreçte Almanya’nın izleyeceği yolu gösteriyor. 

Kazanan SPD ve Yeşiller 

Sosyal güvenlik, Merkel döneminde izlenen neo-liberal politikalarla neredeyse yok edilmişti. SPD’nin bu konuda getirdiği eleştiriler ve verdiği vaatler etkili olmuş ki, sosyal güvenliği önemseyenlerin yüzde 44’ü SPD’ye oy vermiş durumda. 

Seçimlerde oyunu en çok arttıran Yeşiller ise bugüne kadar ki en yüksek oy oranı olan 14,8’e ulaştı. Özellikle gençlerin oylarıyla bu noktaya gelen Yeşiller, çevreye uyumlu bir sermaye düzenini savunuyor. Almanya ve AB ile sınırlı bir ekolojik duyarlılığa sahip olan Yeşiller, Alman sermayesinin dünyanın dört bir yanına yolladığı nükleer vb. çöpler ile NATO’nun savaş politikalarını ise duymamazlıktan geliyor. Ama Yeşiller’in önümüzdeki dönemde, özellikle gençler arasında yaygınlaşan ekoloji mücadelesini kapsama ve sönümlendirebilme ihtimali oldukça düşük. 

Sol’un hayal kırıklığı 

Seçimlerin en büyük hayal kırıklığını yaşayan parti ise Sol Parti oldu. 2009’dan bu yana her seçimde oy oranı düşen parti, tarihinin en düşük oy oranını alarak seçim barajının altında kaldı. Buna rağmen üç parlamenteri en fazla oy alarak doğrudan seçildiği için parti meclise 39 vekil gönderebilecek. 

Uzun zamandır sistemle uyumlu politikalar izleyen ve işçilerin yüzde 5’inin, işsizlerin yüzde 11’inin oyunu alan, Doğu’daki üstünlüğünü kaybeden partinin bu sonucu alması bekleniyordu. 

Koalisyon yönetiminde olduğu Berlin’deki kira ücretlerini sınırlayan referanduma bile öncülük yapamayıp desteklemekle yetinen partinin, Alman işçilerinin ve emekçilerinin taleplerini yanıt vermesi çok güç. Alman halkında ve gençlerinde sosyal güvenlik ile ekolojiye verilen önem Merkel’in partisine seçimi kaybettirdi. Fakat bu önemi karşılamaktan uzak olan SPD ve Yeşiller’in de ileride benzer bir yenilgi yaşama ihtimali yüksek. Sol Parti ve Alman sosyalistleri kendini toparlayamadığı takdirde AfD’nin önü açılabilir. Tarihte ikinci tekerrürün komedi olarak yaşanmaması için Alman sosyalistlerinin var olan mücadelelerini yükseltmekten başka seçenekleri yok. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Trump’ın Avrupa’yla Dansı

Geçtiğimiz hafta yayımlanan 2025 Ulusal Güvenlik Stratejisi belgesi, dünya gündeminin zirvesinden inmiyor. Belge hakkındaki tartışmaların ön...