10 Ekim 2025 Cuma

Derviş, Şövalye ve Komünist: Hikmet Kıvılcımlı

Türkiye Komünist Hareketinin önderlerinden Doktor Hikmet Kıvılcımlı'nın ölümünün 54. yıldönümündeyiz.

Hikmet Kıvılcımlı Marksist-Leninist düşüncenin Türkiye’de hem teorik hem de pratik alanda gelişmesine önemli ve özgün katkılarda bulunmuştur.

Türkiye'de Marksist-Leninist düşüncenin yayılıp gelişmesinde öncü rolünü oynayan Hikmet Kıvılcımlı, Marksizm Bibliotiği, Emekçi Kütüphanesi ve Günün Meseleleri isimli yayınevlerinin kuruluşunda yer almış; Marx, Engels ve Lenin'in eserlerini Türkçeye çevirerek yayınlanmalarını sağlamıştır. Bunlardan en önemlisini ise Kapital'in Almancadan Türkçeye çevrilmesinin ilk adımını atarak gerçekleştirmiştir.

Kıvılcımlı sosyalizm mücadelesinin teorisini "Batı" odaklı okumakla sınırlı kalanların aksine, yaşadığı toplumun orijinalitesini yakalamaya çalışmış ve bu konuda da öncü olmuştur.

Kıvılcımlı'nın özellikle Tarih Tezi hakkında yazdığı kitaplar ve yaptığı açılımlarla hem Marksizmin derinleştirilmesine katkıda bulunmuş hem de Türkiye güncelliğinin anlaşılmasında bugün de geçerli olacak bir kılavuz bırakmıştır.

Keza Hikmet Kıvılcımlı İslam'a yaklaşım konusunda da diğer "Marksistlerden" ayrılmaktadır. Aydınlanmacı bakışın İslam'a yönelik dar ve pozitivist yaklaşımını eleştirerek, İslam'ı tarihsel materyalizm yöntemiyle ele alarak bu konuda da öncü olarak çığır açmıştır.

Teori alanındaki birikimini ve özgünlüğünü güncel siyasal duruşuna da yansıtan Kıvılcımlı, işçi sınıfının varlığının tartışıldığı, hatta yok sayıldığı, zamanlarda sosyalizme sarsılmaz inancıyla, işçi sınıfının varlığında ve mücadelesinde ısrar etmiştir.

Her yazısına ve konuşmasına "Başta işçi sınıfımız gelmek üzere" sözüyle başlayarak sınıfın devrimci gücüne olan inancını ve bağlılığını vurgulamış, böylece sosyalizm mücadelesindeki duruşunu net olarak ortaya koymuştur.

Buna ek olarak Kürt halkının yok edilmeye çalışıldığı, Kürt ismini zikretmenin suç sayıldığı dönemde Kıvılcımlı, Kürt halkına yönelik imha, inkar ve asimilasyon politikalarını deşifre etmiştir.

Kıvılcımlı aynı zamanda teori-pratik birlikteliğinin nasıl olacağını göstermiştir.

Daha 17 yaşında Yörük Ali Efe çetesine katılarak emperyalizme karşı mücadele veren Kıvılcımlı, 19 yaşındayken Türkiye Komünist Partisi'ne (TKP) katılmıştır. 1925'te yani 23 yaşındayken TKP Merkez Komitesi'ne gençlik sorumlusu olarak seçilmiştir.

Bu mücadeleci kişiliğini yok etmek isteyen devlet ise çeşitli davalarla Kıvılcımlı'yı yıldırmaya çalışmış, fakat Kıvılcımlı her defasında komünist ve devrimci duruşunu ortaya koyarak bu saldırılara gereken cevabı vermiştir. Toplamda 22,5 yıl hapishanede kalmasına karşın, hapishaneleri her defasında üniversiteye çevirerek "Kızıl Profesörlerin" yetişmesini sağlamıştır.

Kıvılcımlı her türlü tasfiyeciliğe rağmen her daim örgütlü mücadelede ve örgütlü olmakta ısrar etmiş; 1954 yılında legal Vatan Partisi'nin, 1967'de İşsizlik ve Pahalılıkla Savaş Derneği'nin (İPSD) kurulmasını sağlamıştır.

Hikmet Kıvılcımlı gerek ortaya koyduğu teori zenginliğiyle gerekse de mücadeleci kişiliğiyle sosyalizm mücadelesinin nasıl yapılmasını gerektiğini göstermekle birlikte komünist bir kişiliğin nasıl olması gerektiğini de saf ve duru bir şekilde ortaya koymuş, düşünce ve davranış birliğini kendi bedeninde bir derviş ve şövalye kimliği ile bütünleştirmiştir.
Hikmet Kıvılcımlı’nın mücadelesi her yönüyle yolumuzu aydınlatmaya devam ediyor.

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Trump’ın Avrupa’yla Dansı

Geçtiğimiz hafta yayımlanan 2025 Ulusal Güvenlik Stratejisi belgesi, dünya gündeminin zirvesinden inmiyor. Belge hakkındaki tartışmaların ön...