12 Nisan 1946 tarihinde doğan Ellen Meiksins Wood, politik Marksizm’in önemli temsilcilerinden biriydi. 13 Ocak 2016 tarihinde hayatını kaybeden Wood’un 1986 yılında kaleme aldığı ve Isaac Deutscher Ödülü’nü kazandığı “Sınıftan Kaçış” adlı eseri ilk olarak 1992 yılında Akış&Dönem Yayıncılık tarafından, 2006 yılından itibaren de Yordam Kitap tarafından yayımlanmıştır.
Kitabın iki savı olduğunu söyleyebiliriz.
İlk olarak Wood’a göre Yeni Hakiki
Sosyalistler (YHS) siyasi projelerini sosyalizmi mücadelesini büyütmek değil
seçimleri kazandıracak kitlelerin ideolojik olarak söylemlerle kazanılması
üzerine kurarlar. Dolayısıyla YHS esas olarak sosyalizme ulaşmayı değil, seçim
zaferini kazanmayı hedeflerler.
"
...son
çözümlemede, YHS'nin benimsediği kuramsal ve siyasal denektaşı, kesinlikle
sosyalizm değil, yalnızca seçim zaferidir." (s.254)
İkinci
olarak Wood’a göre Post-Marksistlerin
söylem ve ideolojik mücadeleyi öne çıkarmalarının aksine kapitalizmin yıkılması
ve sosyalizmin gerçekleşmesi için işçi sınıfının çıkarlarını temel alan bir
mücadele gereklidir.
"İşçi
sınıfının çıkarları, başka hiçbir toplumsal güçle karşılaştırılamayacak ölçüde,
doğası gereği sermayenin çıkarlarına karşıt olduğu için; hem kapitalizmin hem
de sosyalizmin yapısı aynı işçi sınıfına dayandığı için; ve siyasal güçler ile
işçi sınıfı çıkarlarının eklemlenmesinden doğmayan hiçbir sosyalist hareket
şimdiye değin var olmadığı için, bu çıkarların kararlılıkla izlenmesi (ki bu,
güven temelini de kuracaktır), sosyalizm mücadelesi yolunda tutarlılıkla
ilerlememizi sağlama şansı en yüksek olan ivedi siyasal programdır."
(s.255)
Wood
eserinde üç kavramı öne çıkarır: Sınıf çıkarı, evrensel insani değerler ve
tekabüliyetsizlik.
Wood’a göre herhangi
bir üretim tarzında bir sınıfın çıkarı, başka bir sınıfın çıkarı ile
uzlaşmaz bir çelişki içindedir. Bu çelişkinin çözümü ise çıkarın dayandığı
nesnel temelden dolayı somut temellere dayanmaktadır. Dolayısıyla sınıfın
çıkarının gerçekleşmesi somut bir mücadeleye dayanmak zorundadır.
Hem
Marx'ın Alman İdeolojisi'nde, hem de Wood'un bu kitapta nitelendirdiği (yeni)
"hakiki" sosyalistler esas olarak sınıf çıkarlarını değil, evrensel
insani değerleri öne çıkarırlar. Çünkü insanın "hakiki" çıkarı
sadece bir sınıfın kurtulmasında değil, bütün insanlığın kurtulmasında
yatmaktadır. Bunu gerçekleştirmek için sınıfsal olarak nötr bir söyleme dayalı ideolojik
mücadele izlenmelidir.
YHS'lere göre ekonomi ile politika arasında bir tekabüliyet (birebir
örtüşme, ilişki) yoktur, dolayısıyla sosyalizm mücadelesinde işçi sınıfına
ayrıcalıklı bir konum verilemeyeceğini belirtirler. Bu yüzden kitleleri
sosyalizme kazandırabilmek için nesnel sınıf çıkarlarını öne çıkaran sınıf
mücadelesine değil söyleme dayalı ideolojik mücadeleye önem verilmelidir.
Eseri kıymetli kılan iki özelliği ise analiz şekli ve özgünlüğüdür.
Wood post-Marksist düşünürlerin ortaya
koyduğu fikirleri irdelerken dışsal bir konum almamış, fikirlerin içerisine
girerek incelemeye tabi tutmuştur. Bununla birlikte düşünürlerin ortaya koyduğu
fikirlerin somut, nesnel, tarihsel temellerini de açıklamıştır. Post-Marksist
düşünürlerin bu şekilde analiz edilmesi kitabı değerli kılmaktadır.
Wood'un
post-Marksist düşünürlerin önde gelenlerini Marksist açıdan eleştirmesi, kitabın
özgün yanını oluşturmaktadır. Wood, düşünürlerin Marksizm'e olan eleştirilerini
yine Marksist bir açıdan karşılık vererek, Marksist düşüncenin açımlanmasına
katkıda bulunmuştur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder